Hz.Muhammed'in yaşam felsefesi
Hz.Muhammed´in yaşam felsefesi
Hz.Muhammed küçük yaşına rahmen, kavga edenler arasında hakemlik görevini üstlenirmiş. 25 yaşlarında iyi bir tücar ve iş adamı olan Hz.Muhammed, o küçük yaşlarda „al-amin“ (inanılır ve güvenilir) olması. 7yy. da henüz bekar, işsiz ve parasız ve gelirsizdi. Hz.Muhammed işsiz ve güçsüz olduğu için, amcası’nın kızı kendisiyle evlenmeyi red edip, hal ve durumu iyi olan biriyle evlenir. Hz.Muhammed, 40 yaşındaki Kervan sahibi iş sahibi olan Hadice Ana’nın dikatini üstüne çekmiş. Hadice Ana, zengin ve sayğı gören, Kervan sahibi bir kadın imiş. Hadice ana, Hz.Muhammed’e duyduğu güvenden dolayı, Mekke ve Suriye Kervanı’nın sorumluluğunu kendisine verir.
Hz.Muhammed Mekke ve Süriye seyahattından dönünce, Hadice Ana kendisine evlenmeyi teklif eder, Hz.Muhammed bu duruma sevinir. Hadice Ana ile evlenmesiyle birlikte, Hz.Muhammed’in durumu da değişir. Ahvali iyi olan, orta tabakalı bir yaşama sahip olur. Zenginleşmeye doğru giden Hz.Muhammed, buna raĝmen kendi hayatından memnun değil idi.
Bu iki yüzlü ve çirkin toplumdan ve yaşamdan uzak, dağların tabiatın sesizliğini tercih edip, dağlara çekilir. 15 yıl boyunca kendisiyle mücadele ettikten sonra, 610 yılında Hira dağına geri çekilip, kendini ibadete verir. Bir gece, meleklerce sarılır ve gayıpten bir ses gelir ve kendisine hüküm edilir. Gayipten gelen ses diyorki, inananlara anlat.. Hz.Muhammed, ter kan içinde, neyi anlatayım? diye cevap verir. Hz.Muhammed melekler’ce sıkıştırılır ve kalbine şu cümleler kazılır. Insanlara anlat: Insanların allah tarafından yaratıldıklarını anlat. Yüceliğinden bahis et. Sana ayan olanları, kulağına anlatılanları anlat.
Bütün nebiler gibi, Hz.Muhammed’e,büyük özeliklere sahip olmasındandır. Peygamberler yaratılmışlardır ki, Allah’ın emirlerini-vahileri kullara teblig etsinler. Bazende, Allah’tan inen Vahileri tercümelerini yapalar. „Tavrat“ Hz.Musa’ya, „Zebur“ Hz.Davut’a, „Incil“ (kelimeler) Hz.Isa’ya ve Kur’an da Hz.Muhammed’e inmiştir. Bu dördüde Resül- Allah’ın Peygamberleri.
Hz.Muhammed’in peygamberliği, Hira mağarasında uyur iken yani uykuda kendisine müjdelendi. Emir-ikrar verme: peygamberin görevi; oku ve okut diye Haktan emir edilmiştir. Kur’an’ın yüceliği har ve içindekilerden ibarettir. Mana olarak tam bilinmemektedir. Hz.Muhammed’e peygamberlik müjdelenince, kaç yaşında olduğu bilinmemektedir. Tahminler 40 veya 43 yaşları arasındadır.
Arap teorilerine göre: bir insan 40 yaşından sonra beden ve beyin olgunluğuna ulaşır. Peygamberlik; Hz.Muhammed’e Ramazan ayında müjdelenmiştir. Hz.Muhammed yolda giderken, uğrun açık olsun ya Allah’ın peygamberi. Hira dağına varıncaya kadar, dağlar taşlar kendisine konuşmuşlar. Ilk gelen vahi iki içerikli:1inci: inanç ile ilgili, 2cisi- Sosyal yaşam ile ilgilidir. „toprağı yarıp tohum ekti ve yeşerti“ Bağ (üzüm) yetiştirdi, Zeytin ağaçları, Palmeler, yağlı ağaçlar v.s. yetişmesini sağladı.
Allah kularına karşı ne kadar merhametli olduğunu, kullarının yaşamları için ne imkanlar yarattığıdır. Hz.Muhammed’in önemli sorunu; fakir insanların, kölelerin, hizmetçilerin, hakarete, aşağılamak, insan dışı muameleler, kimsesizler sorunuydu. Dolayısıyla bunların sona ermesiydi. Kölelere ve fakirlere yaptıĝı hitabında; bundan böyle Zenginler, Kodamanlar: kölelere, dilencilere aşaĝılayıcı hakaretlerde bulunmayaçaklar dır. Sizler insan muamelesi göreçeksiniz, hür yaşıyaçaksınız. Hz.Muhammed’in bu hitabı zenginlere öneri den öteye, bir emir idi.
Allah bu insanların eşitsiz ve dengesiz yaşam biçimine, gelir daĝılımına artık tahamülü kalmadığını onlara iletti. Kimki malına mülküne güveniyorsa, onlar yanılıyor. Onlar, öbür dünyada cehenem ateşinde yanaçaklardır. Kimki Allah’ın emirlerine uyup; anasız, babasızlara sahip çımazsa, yoklukta yaşıyanlar, yemek vermeyenler, Allah’a dua etmiyenler, kendi insani görevlerini yerine getirmeyenler, yardım etmeyenler, ki bunlarda insanca yaşama hakkına sahipler ve hakları var. Pek yakında Allah’ın adeleti-mahkeme gününde, gök parçalanıp yerde yarılıpiçine gireçeklerdir.
Kölelere özgürlük, aç yatanlar, zorda olanlara elini uzatmayan, aş vermeyenler cehennem ateşinde yanaçaklardır.bundan kurtuluşları yoktur.meleklerin hiç duymadığı, Allah’ın katı emiri; Muhammed yeni bir din içat etmek değil, Muhammed’in görevi: sosyal reformlar yapmak. Sosyal dengeleri sağlamak. Sosyal dengeleri sağlamak, Hak tarazisini doğru tutmasını sağlamak. Muhammed ilk kendi aile fertlerine peygamberliği hakkında bilgi verdi ve ilk iman edenler: Ana Hadice ve ölümüne kadarpeygamberin yanında olmuştur. Kendi görevi olmadığı ve safsatalara girdiği dönemlerde de yanında olduğu gibi.
Ana Hadice’den sonra, amcasının oğlu Hz.Ali iman etti. Hz.Ali’nin kararlılığıyla, kişiliğiyle, açık yürekliliğiyle, cesurluluğuyla ve bu kişiliklere sahip olan Hz.Ali’nin, Hz.Muhammed’in yanında yer alması, Hz.Muhammed’i rahatlatmıştır. Hz.Muhammed defalarca, „Ali benim kardeşimdir“ demiştir. „Biz ikimiz elmanın birer yarılarıyız“. Hz.Ali her yönüyle kabul görmüş, islam için savaşan Allah’ın aslanıdır. Ve sonunda Hz.Muhammed’in biriçik kızı Fatıma ile evlenir.
Bu evlilik, Hz.Muhammede iki torun; Hasan ile Hüseyin’i verdi. Hz.Ali islam dinine, yeni bir güç, dynamik olup, ilerlemesini sağlamıştır. Hz.Ali, Hz.Muhammed’e iman getirirken 13 yaşında idi. Hz.Ali’den sonra, Hz.Muhammed’in kölesi Zeyid iman etti. Hz.Muhammed kölesi Zeyide, özgürlüğünü verdi. Artık köle değil idi. Bu davranış, Kureyş ve Mekelilerin pekte hoşuna gitmemişti.
Zeyid’den sonra, Ebu Bekir (Kureyş kabilesindeki zenginlerinden dir) iman ediyor. Köleler tek tek özgürlüklerine kavuştular. Hz.Muhammed’in tutumu, bu gibi davranışlara örnek olmuştur. Ebu Bekir herkesi, bir tek Allah’a inanmalarını ve Allah’ın peygamberi , Hz.Muhammed’e iman etmelerini istedi. Kısa zamanda Hz.Muhammed’in örnek davranışlarıyla, islam felsefesi her bi yere yayıldı. Fakir, fukara, köleler, bir çok insanlar Hz.Muhammed’e iman edip ve yanında yer aldılar.
613 sene Hz.Muhammed’in pegamberliğinin açıklanmasından sonra, Hz.Muhammed’in mesajı, reformlarında köklü değişiklikler oldu. Hz.Muhammed’in ikinci emri olan: „Şahadet“ bölümüyle ilgili idi. Buda Hz.Muhammed’in prensiplerinin temelini oluşturdu. „Allah’tan başka Allah yoktur ve Hz.Muhammed, Allah’ın son peygamberidir. Sana gelen ve söylenen emirleri açıkla. Allah’tan yine emir geldi. Hz.Muhammed’le beraber, çok tanrılıktan , tek tanrılığa geçildi.
Hz.Muhammed, sozial alanda ve ekonomide akıl almaz kalıcı reformlar yaptı. Hz.Muhammed’in , diğer peygamberlerden farkı: Toplumun sozial alanda ve ekonomideki değişikliklerdir. Hz.Muhammed, Hz.Ibrahim peygamberin dinini devam eden, ikinci Ibrahim peygamber olarak görüyorlardı. Mekke’ye Hac olmak, sadece ticaretten ibarettir. Allah orda değildir. Allah’ı kendinde ara, Allah sendedir mesajını vermiştir. Ama Hz.Muhammed, Mekke’yi iyi bir fırsat bilip, Mekke’ye gelen hacılara Allah’ın emirlerini anlatmak için , iyi bir fırsat görüyordu.
Kureyşler, Hz.Muhammed’in bu planını engellemek için, Hz.Muhammed bir sihirbaz olduğunu insanlara anlatmaya çalıştılar ama anlatamadılar. „bu arada Kusayy, Kureyş kabilesini birleştirip, büyük kavim yapan kişidir“. Hz.Muhammed’in amcası Abdullah Mutalip,→Abu Talip, →Ana Hadice’nin ölümü, Hz.Muhammed’i çaresiz kılmıştı. (Ana Hadice 15 sene Hz.Muhammed’en yaşlı idi). Hz.Muhammed bu çaresizlik karşısında, bir grup yandaşlarını Abasiya ülkesine gönderdi. Hırıstiyanların içinde yaşamayı göze aldılar. Eğer Mekke’de kalsaydılar, Kureyşler tarafından öldürüleçeklerdi.
Hz.Muhammed ise, Ta’if şehrine (Mekke’ye kardeş şehir) gitmek istedi. Fakat, Ta’if´teki kabile başları, Kureyşlerle ticaret yaptıkları için, kureyşlerle kötü olmamak için, Hz.uhammed’i kabul etmediler. Sonuçta, Hz.Muhammed şazrad 400 km Mekkenin kuzeyinde yaşayan bir küçük ve tarımla uĝraşan kabilelerden davet alır. Bir kaç küçük köylerden oluşan bu Köye Yatrib(Medine) ismini vermişler. Büyük bir güce sahip olmayan, geleceği belirsiz olan bu köye hicret etti Hz.Muhammed. Yatrib’e(Medine) göç, gizlilik içinde ve küçük gruplar halinde hareket ettiler.
Kureyşlilerin bir şeylerin döndüğünü his ediyorlardı. Hz.Muhammed, Hz.Ali ve Ebu Bekir Mekke’de kaldılar. Diğer taraftarları Yatribe geçtiler. Kureyş kavmi, diğer kavimlerden birer tane iyi savaşcı alarak yeni bir planla, gece Hz.Muhammed’in evini basarak peygamberi öldürmekti amaçları. Böylelikle bütün kavimler de, Hz.Muhammed’in ölümünden sorumlu olaçaklardı. Hz.Muhammed’in evi basılırken Hz.Muhammed’in yatağında Hz.Ali’yi buldular. Çünkü Hz.Muhammed, Cebrail aleyselam tarfından haberdar edilmişti. Hz.Muhammed, evin arka penceresinden uzaklaşınca Ebu Bekir’de beraberinde götürür. Kimi rivayetlere göre Hz.Muhammed, Ebu Bekir’den şüpe ettiği için, kimiside başka yorumlarda bulunmaktalar.
Hz.Muhammed, Ebu Bekir’le Mekke’den uzak bir mağarada tam üç gün kaldılar. Taki ortalık sakinleşinceye kadar. Hz.Muhammed üç gün sonra, Yatrib’e hicret ettiler. Yıllar sonra doğduğu yere (Mekke’ye) herkesin istemi ile, bir zaman kendisini öldürenler dahil, onlarlan beraber döner. Hz.Muhammed, yatrib’te hurmaların kurutulduğu alana ve aynı zamanda mezarlık olan bu yerde Evini ve aynı zamanda da ilk mescid yapılmıs oldu.
Yatrib (Medine)
Hz.Muhammed’in Yatrib’e yerleştikten sonra, Köyün ismini değiştirdiler. Yatrib yerine Medine koydular (Medine anlam olarak: Peygamberler diyarı anlamına gelir). Medine’de yaşayan farklı etnik ve din toplulukları için: Medeni, Hukuk ve Adelete dayalı bir kanun ve kurallar getirdi. Bu adeletli kurallar daha sonraları dünya insanları için, temel ilkeler haline geldi.
Bu kurallar, insanlar arasındaki farkı kaldırma (Alevi deyimiyle; 73 Mileti bir nazarda görmek), eşitçi, adeletli, hukuka dayalı, köle devrine son verme v.s. dönemi başladı. Farklı etnik Kabilelerin birbirleri ile savaşmadan (Yahudiler, Hırıstiyanlar ve Medineye göç edenler) yan yana huzur içinde yaşamaları güvence altına alınarak karara alınmıştır. Hz.Muhammed’in bu medeni kuralları, islam dininin hoş görüsünü – yüceliğini ve zorbalık dini olmadığının ispatıdır.
Bu medeni devrimin temeli Hz.Muhammed’in, Medine’ye yerleştikten sonra medine için yapmıştır. Aynı zamanda Medine medeniyeti de denilir.
-Kadın erkek yan yana ibadet etmeleri emir edilmiştir.
-Şahadet kelimesi, Biat, Ikrar vermek bağlanmak.
-Faizle borç paranın verilmemesi. Haksız kazançın sağlanmaması.
-Zakat’ın verilmesi (zengin ile fakirler arasında dayanışmadır). Hayırlı lokma, Rıza lokması.
- Marifet, ibadet esnasında başını, doğuya batıya çevirmekten öteye, yardım sever olmak, fakir fukaraya yardımcı olmak.
-Kadın erkek aynı hücreden yaratılmışlardır. Fark cinsiyette değil, fiziksel yapıdadır. Erkeğe tanınan haklar, bu aynı haklara kadında sahiptir.
-Evlilikte devrim: Kadın, erkeğinin mirasından yaralana bilir. Toplumda uyum sağlamaları, özgür olma, bağımlı olmama, kadın ile erkek arasındaki tabu duvarlarının yıkılması.
-Kadına boşanma hakkının tanınması.
-Fazla evliliklerin Nedeni (Hz.Muhammed dönemi için geçerli); Savaşlarda, erkeklerin ölümlerinden kaynaklanmaktadır. Dul kadınların ortada kalmaması, toplum içinde kötü yollara düşmemeleri için, erkekler bir kaç kadınla evlenme, sahiplenme kuralı konmuştur. Daha sonra Hz.Muhammed bu konuda şöyle der; Eğer sizler fazla kadını eşit tutamıyorsanız, eşit davranamıyorsanız, hakkında gelemiyorsanız o zaman sadece bir tane ile evlenin.
-Hz.Muhammed’in fazla evlilikleri ise sadece politik durumdan ibarettir. Islam dininin rahat yayılmasını rahat kılınması, arkasında belli bir gücün olması için, çeşitli Kabilelerden evlilikler yapmıştır. Ve bu evlikliklerden dolayı gereken gücü de arkasına almıştır.
Islamın markası haline gelen baş örtülme, baş örtüsü, kapanma Hz.Muhammed’en öncede vardı. Bunun kökü Iran ve Suriye’ye dayanmaktadır. Hz.Muhammed’in döneminde ise, 627 yılında kendi aile fertlerine uygulamıştır. Ve bunu açık bir şekilde dile getirmiştir. Buda, kendi evini aynı zamanda mescid olduğundan dır. Bu konu hakkında Hz.Muhammed rivayetlerinde de dile getirmiştir. Bu kapanma sadece benim Aile fertlerim yani eşlerim için geçerlidir demiştir.
Yaralandığım kaynak, Reza Aslan
=Seyyid Hakkı=