Mürebbi ve Müsahip
Mürebbi ve Müsahip
Ve hem kavli Hz.Imam Cafer´de şeriat, buyurur ki: talip demek oldur ki, mürebisine ikrar vereler. Ve bir dilden öteler. Ve hem kavli Hz.Imam Cafer´de şeriat, bilmektir. Tarikat, amel kılmaktır. Hakikat, hakka ermektir. Hakkında buyurmuştur: Mürebbi fuhuve rabbi. Zira kimürebbiye yetmek hakka yetmektir. Ol talipler ki mürebbiye yettiler, gerektir ki müsahibe yeteler. Şeriatleri ve tarikatleri dahi ve hem hakikatleri dahi kamil ola. Böyle olmazsa, müsahip olmazsa ikrarları caiz değildir. Talip oldur ki, mürebbi emrine muti ola. Eğer olmazsa, ol kimse talip olmaz. Ve müsahip birbirine teslim olmazsa müsahip değildir. Hak Taala, hakkında buyurmuştur: Fecealnahü hebaen mensuren. Türkçesi: «ve biz onun çalışmalarını boşa çıkardık yerle bir ettik.»
Zira ki yol ve erkan Muhammed Ali´den kalmıştır.ol kimseler ki talibi Muhammed Mustafadır ve talibi hanedanı Aliyyel Murtazadır, onlara lazımdır ki, mürebbiye, musahibe yetib ikrar verip iradet getireler ve biat kılalar. Ve pir dahi tutalar.ve hem dahi ol pir Hazreti oniki imam evladından ola ki pirliği makbul ve muhakkak ola ki pirliği caiz ola. Evlad-ı Resul´den olmazsa pirliği caiz olurmu? Elcevap: olmaz.
Ve pir kamil gerektir ki talibi pişirip, piri bilir ola, Hüdayi bilir ola ki talibi yola getire, erkan öğrete. Ve talip oldur ki, pirin emrine muti ola. Muhalif iş etmeye. Mürebbi hakkı nadir ve musahip hakkı nadir, onları bilip, dil ile ikrar, kalp ile iman getire; mürebbiyi ve müsahibi hak ile bilen kardeşleregerektir ki mürebbiden ve müsahipden izinsiz iş işlemeye ve dahi erkandan dışarı çıkmaya. Daima rızayı hasıl kıla. Rızadan dönmüyeler ki talip olalar, kalıp olmayalar. Hem dahi ikrarları caiz ola.
Hz.imam Cafer Sadık buyuruyor ki; pir olan kimselere gerektir ki, kamil vücut ola. Onun cemi vücudu talipten haberder ola. Ve hem dahi dört kapı, kırk makam, oniki farzıkifaye, onyedi erkan, üç sünnet yedi farz, bir şartı bilmiş ola. Ve taliplere dahi yol ve erkan öğreteler. Ve taliplere öyle gerektir ki, külliyen ona teslim olalar ki, mürebbiden ve müsahipten yüz dönmiyeler. Mümin olanlar, müslimini ikrara yetirip biat kıldırıp, mürebbiye ve müsahibe yetirip dört duvarı dahi kendine yar etmek gerektir ki onlarda talip olalar.
Ve iki müsahip birbirine teslim olan katarı güruhu naci ismi şaha talip yazılır. Küllüyatını teslim ede. Evvel mürebbi, ondan musahip halini ve müsahibini haklıya. Ve rızadan dönmeye. Ve bir kavilde, imam Caferi Sadık Hazretleri öyle buyurmuştur ki: yol ve erkan hakikatte ve tarikatte ve marifette bunların cümlesi Muhammed Ali´den kaldı. Hakikat, hak oldu. Ve tarikat zat oldu.
Şimdi, hakikat ile, mürebbi ve müsahip farz oldu.farz olan hakkın emri oldu. Pes taliplere gerektir ki, farzı tutalar, hakikate gireler. Mürebbiden, müsahipten dönmiyeler. Pirin rızasını hasıl edeler. Müsahipten ve pirden dönmiyeler. Ve hakikatten uzak olmayalar.
Talipler ki, yola erkana sığmadılar, onlar sürgündür. Onları ceme ve erkana koymayasınız. Zira onlar hak yola sığmazlar. Yoldan red olmuşlardır.mürebbiye ve müsahibe kail olmayanlardır. Ve farzı tutmayanlardır. Onlar tarikatı ve hakikatı kabul etmediler. Ve onlar farzı tutmadılar ama öyle olur ki onların ikrarları caiz olmaz. Yedikleri haramdır. Ve tarikatte murtaddır ve yüzleri karadır. Ve tarikatte murtaddır ve yüzleri karadır ve melun olurlar, neuzu billah-u Taala.
Imam Cafer-i Sadık BUYRUĞU
Hazırlayan: Adil Ali Atalay, Can yayınlar, 5.Baskı
Ekleyen: =Seyyid Hakkı=