Alevilikte Inanç - Seyyid Hakkı sayfamızı önerelim ve yönlendirelim. Seyyid Hakkı, 1965 Dersim doğumlu ve Ehli Beyt yazarı, Seyyid Seyfettin Ocağı evlatlarındandır. Aşk ile Canlar...
Seyyid Hakkı
Seyyid Seyfeddin Ocağı

22 Temmuz ve Alevilik -3

22 TEMMUZ VE ALEVİLİK YAZI DİZİSİ - 3

Alevilerde MHP'ye olan ilgi giderek artıyor                                                                                          MHP, bir zamanlar düşman olarak gördüğü Alevileri şimdi yanına çekmek için adımlar atıyor. Tunceli'den bile aday çıkartan parti, Alevileri "en öz Türkler" olarak lanse ediyor. Sağ partilere gidenler "yol düşkünü" olmakla suçlansa da, bu yakınlaşmayı destekleyenlerin sayısı az değil..

Türkiye'nin hızla bir uçuruma doğru sürüklendiği yıllardan 1978'in Kurban Bayramı arifesinde Ankara'daki Ülkü Ocakları Genel Merkezi'nde alışılmadık sakinlikteki hava, içeri giren gözü yaşlı bir ülkücüyle bozulur. O dönem MHP'nin ve ülkücü hareketin liderlerinden Namık Kemal Zeybek'in yanına giden bu genç adam, sarsılmış bir halde konuşmaya başlar: "Anam aradı ve bana dedi ki: 'Sizinkiler neredeyse bizi öldürüyorlardı oğul, kurşunlar evimizin içine girdi.' Ne diyeyim ben şimdi ona." İçeri giren sadece kurşunlar değildir. Sivas'ın Alibaba Mahallesi'nde yaşanan olaylarda çok sayıda ev ve araba yakılmış ve yıkılmıştır. Can kaybı vardır. Alevilerin yaşadığı mahalleye saldıran kışkırtılmış milliyetçi ve muhafazakâr gençler, sadece Sivas ile sınırlı kalmaz. Malatya, Çorum ve Maraş'ta da Alevilerin oturduğu mahallelere saldırılar olur ve tarihe katliam olarak geçecek olaylarda çok sayıda Alevi kökenli vatandaş öldürülür. Olayların sorumlusu olarak Milliyetçi Hareket Partisi ve onun gençlik kolları olan Ülkü Ocakları gösterilir.

MHP ALEVİLERE GÖZ KIRPIYOR                                                                                                  Aradan geçen yıllara rağmen, Aleviler ile MHP'nin arasının hâlâ çok sıcak olduğunu söylemek mümkün değil. Ancak, son yıllarda Devlet Bahçeli liderliğindeki MHP politikasındaki değişiklikten Alevilere olan bakış da nasibini alıyor. Parti, Alevilerin inançlarına ve etnik kökenine yaklaşımıyla bir zamanlar düşman olarak gördüğü bu grubun oylarını almaya dahi soyunuyor. Her fırsatta Alevilerin öz Türkler olduğunun altı çiziliyor. Listesinde çok sayıda Alevi kökenli aday olması beklenen MHP, geçen seçimde Tunceli'de açamadığı il teşkilatını da bu seçimde açmayı planlıyor. Üstelik bu kez geçen seçimden farklı olarak, Aleviler arasından da bu yaklaşımına yanıt bulduğunu iddia ediyor. Aslında Alevilerin "gerçek Türk" oldukları söyleminin kökeni Osmanlı İmparatorluğu'nun son dönemlerine dayanıyor.

Ankara Üniversitesi'nden Dr. Ali Murat İrat, 1914-15 döneminde Jön Türklerin Kızılbaş-Aleviler terimi için Saf-Türk söylemiyle onların desteğini almaya çalıştığını, günümüz Türkiye'sinde ise Doğu ve Güneydoğu kaynaklı başka bir tehlikenin ortaya çıkmasıyla bu söylemin yeniden üretildiğini hatırlatıyor. Peki MHP ile Aleviler arasındaki karşılıklı önyargılar nasıl yıkıldı? Bunda her iki tarafın da birbirlerine karşılıklı attığı adımların etkisi var.

Araştırmacı Ensar Yılmaz'ın da altını çizdiği gibi "Aleviler, 1980 öncesi kendilerine yakın gördükleri Kürt kimliğiyle aralarına mesafe koymaya başladılar. Türk kimliğini yeniden sahiplenme dönemine girdi." AB'nin Alevilere azınlık statüsü verilmesi yönündeki telkinleri Alevilerin önemli bir kısmını kızdırdı. Yükselen milliyetçilikten Aleviler de nasiplerini aldı ve Alevi köylerine gelen şehit cenazeleri tüm toplumu etkiledi, MHP'ye ilgiyi artırdı.

SAĞ PARTİLERLE DİRSEK TEMASI                                                                                               Altını çizmek gereken bir başka nokta da Alevi toplumunun aslında tarihsel olarak sağ partilere ve MHP'ye çok da uzak olmadığı. 1970'li yıllarda Balıkesir yöresinin Türkmen aşiretlerinden Çepniler, MHP'ye kitle olarak oy verirdi. Ülkücü araştırmacı Abdülkadir Sezgin'in iddialarına göre, Alparslan Türkeş'in yakın korumaları Alevi'ydi. 1970'lerde Ülkücü hareketin önemli liderlerinden Namık Kemal Zeybek, Alevi olmamasına rağmen Alevi inancına göre yaşadığını söylüyor. Ayrıca Aleviler içinde etkili bir grup olan Prof. Dr. İzzettin Doğan liderliğinde Cumhuriyetçi Eğitim ve Kültür Merkezi (CEM) Vakfı ve çevresinde örgütlenen dernekler Türkiye'yi çok küçük aralıklar hariç yıllardır yöneten sağ partilerle sürekli bir dirsek teması içinde. Alevilerin çıkarını güçlünün yanında yer almakta gören vakıf Dr. Ali Murat İrat'ın söylemiyle "politika olarak Sünni İslam'la ve devletle, yani Aleviliği oluşturan grupların tarih boyunca sorun yaşadıkları yapılarla, bir anlamda 'barışmasını' sağlamayı amaçlamakta."

SAĞA GİDENLERE AFOROZ                                                                                                                1966-80 yılları arasında siyasal hayatımızın ilk Alevi partisi olarak yer alan (Türkiye) Birlik Partisi'nin Genel Başkanı Mustafa Timisi, MHP'ye giden oyları sosyolojinin kuralları ve tarihin akışı içinde normal buluyor: "MHP'ye gidenleri eleştirmiyorum, yadırgamıyorum. Bu doğal bir gelişme. Aleviler ne Arabın Emevi İslam anlayışını kabul etmişlerdir, ne de Farsın molla düzenine itibar etmişlerdir. Kendi Orta Asya kültürüyle İslamı birleştirmişlerdir." Alevilerin bir kısmının milliyetçi sağa kayması ihanet olarak yorumlanıyor.

Pir Sultan Abdal Derneği eski başkanlarından Ali Balkız, sağ partilere gidenlerin yol düşkünü (aforoz) ilan edilmesi gerektiğini söylerken, derneğin şimdiki başkanı Kazım Genç ise bu Alevileri "katilleriyle el ele olmakla" suçluyor. Sol Alevi derneklerin ortak görüşü MHP ve diğer sağ partilerden aday olan Alevilerin rant peşinde kişiler olduğu yönünde. MHP'nin Alevi kökenli en genç kadın adayı Aysun Palalı (30) ise bu görüşlerin kökünün dışarda olduğunu belirterek, "Alevilerin oyları hiçbir derneğin, vakfın veya partinin tekelinde değil" diyor. Önde gelen Alevi dernekleri MHP'den aday Alevileri amansızca eleştirse de önümüzdeki seçimlerde Alevilerden MHP'ye geçmiş seçimlere göre çok daha fazla oy gideceği kesin. Türkiye ve dünya değişirken, Aleviler ve MHP de değişiyor. Geçmişten gelen husumetleri yeniden üretmek, hatırlamak kimseye fayda vermiyor, ülkeye barış getirmiyor.


Bahçeli kilit rolde                                                                                                                            ALEVİLER üzerine araştırmalar yapan Fransa Sosyal Bilimler Enstitüsü (EHESS) öğretim görevlisi Dr. Elise Massicard, Aleviler ile MHP'nin yakınlaşmasında başrolü Devlet Bahçeli'nin oynadığını belirtiyor.

* Günümüz Alevi-MHP ilişkilerini nasıl değerlendiriyorsunuz?                                                                1980 sonrası MHP geçmişte olup bitenleri unutmaya/unutturmaya yönelik önemli bir çaba içinde. Parti, Alevilere yönelik politik açılımlar sergiliyor. Kendi düşüncesine yakın Alevi dedelerine parti içinde yer vererek ilişkileri güçlendirmek için adımlar atıyor. 1999 seçimleri öncesi Erzurum'da konuşan Devlet Bahçeli, ülkücülere, "Gerekirse, defalarca gidin ve onları (Alevileri) kucaklayın" emri verdi. Geçtiğimiz yıl Tekir Yaylası'nda Zafer Kurultayı'nda da Ülkücü gençler semah döndü. Parti, bu seçimlerde Tunceli dahil kimi bölgelerde Alevi kökenli adaylar göstererek oy almak istiyor.

* MHP'nin Alevi stratejisi nasıl?                                                                                                     Aleviliğe ve onun ritüellerine vurgu yapılırken, 1960'ların aksine Türklüğün İslam öncesi dini Şamanizme göndermeler yapılmıyor. Günümüzde tam tersi Aleviliğin bir yandan İslam, bir yandan da Türklüğün içinde olduğunun altı çiziliyor. Yani Türk İslam sentezine uygun olarak Aleviler, gerçek Türk Müslüman kimliğini taşıyan insanlar olarak vurgulanıyor.


BBP de göz kırpıyor                                                                                                                           ASLINA bakılacak olursa milliyetçi cenahta Alevi oylarına tek talip olan MHP değil. Eski Ülkü Ocakları başkanlarından Muhsin Yazıcıoğlu tarafından kurulan Büyük Birlik Partisi de Alevilere göz kırpıyor. Özellikle Ehl-i Beyt Vakfı gibi gruplar çevresinde toplanan muhafazakâr Aleviler, AKP ve BBP gibi İslami öğeleri öne çıkaran partilere sıcak bakıyor. BBP'nin Aleviliğe bakışı MHP'ninkine benzerlik gösteriyor. BBP MKYK üyesi Tayfun İlhan, Alevilerin Türk olduğunun ve Aleviliğin "ne bir mezhep ne de İslam dışı" olduğunun altını çiziyor. Cemevlerini Başbakan Tayyip Erdoğan gibi "kültürel faaliyetlerin yapıldığı mekânlar" olarak tanımlayan İlhan, Alevilerin yakındığı okullardaki din dersinin zorunlu olmasını doğru bulmuyor.

BBP'NİN ALEVİ ADAYI                                                                                                                      BBP'li ve Alevi kökenli Okyay Şahin, hiçbir Alevi derneğine üye değil. Şahin, Sünnilerle "aynı din çatısı altında yol alan Alevilerin ibadetlerini resmi bir zeminde, tanınarak yapma özgürlüğüne henüz ulaşamadıklarını" hatırlatıyor. Şahin'e göre bu sorunun çıkış yolu Hacı Bektaş Veli'nin "Birlik olalım, dirlik olalım" sözünün arkasında gizli.


Bakanken tabuları yıkmaya çalıştım

Namık Kemal Zeybek/ Eski Kültür Bakanı (BBP)                                                                          SİYASETE BBP'de devam eden Anavatan'ın eski Kültür Bakanı Namık Kemal Zeybek, görevi sırasında kendi partisinden Alevilere verdiği destek nedeniyle uyarı aldığını söylüyor. Zeybek, Diyanet'in dışlayıcı tutumunu eleştirirken, Türkiye'de ayrım yapıldığını vurguluyor.

- Diyanet İşleri Başkanlığı'nın konumunu nasıl değerlendiriyorsunuz?                                                Diyanet, sadece Sünni Müslümanlara hizmet ediyor. Halbuki milyonlarca Alevi insan var. İmamların maaşlarını devlet verir. Bu doğrudur. Ama cemevlerinde görev yapanlara herhangi bir maaş verilmez. Cemevi caminin karşıtı değil yandaşıdır. Alevilerin Diyanet'te temsil edilmemesi Alevilerin bir anlamda devlet tarafından dışlanmasıdır. Diyanet'e, "Sizde çalışan tek bir Alevi bırakın din adamı bir hademe çalışan var mı" diye soruyorum.

- Alevilere yakınlığınız nedeniyle siyasette dirençle karşılaştınız mı?                                                Kültür Bakanlığım dönemimde cemevlerine yardım yaptım. Bazı tabuları yıkmaya çalıştım. Bu işleri Anavatan'da yaparken iki kez ikaz aldım. Birkaç milletvekili toplandı geldi bana "Ya Sayın Bakan, siz bu Alevilere çok yüz veriyorsunuz onları çok şımartıyorsun. Biz bunları Sünni yapmaya çalışıyoruz, sen engel oluyorsun" dediler. Yine bir il başkanı, arabama bindi "Alevilere bu kadar yüz verme biz Sünnilerden oy kaybederiz" dedi. İnsanlara sadece özgürsün demek yetmez. Ayrım yapılmamalıdır. Türkiye'de ayrım yapılıyor. Bu ayrım kaldırılmalıdır.


Hasan Süzer'in kızı MHP'den aday                                                                                                      PERA Palas'ın eski sahiplerinden merhum işadamı Hasan Süzer'in 47 yaşındaki kızı Cennet Teker de MHP'den aday adayı. "1970'li yıllarda Alevilik ve Sünniliği sanki iki farklı dinmiş gibi gösterdiler" diyen Teker şunları söyledi: "Bugün Cumhuriyet tehlikede. Alevi-Bektaşi inancını yaşama açısından herhangi bir sorun yaşamadım. Dini siyasete alet etmeyeceğim. Yoksa AKP'den ne farkım kalır? Hepimiz Müslümanız. Okullardaki din derslerine gelince, Müslümanlıktan başka bir şey öğretilmiyor."


MHP Alevilere uzak parti değil                                                                                                              Hasan Karacan, 37 yaşında, Mimar Sinan Üniversitesi Sanat Tarihi mezunu Erzincan kökenli bir Alevi. Bu seçimde oyunu ilk kez MHP'ye verecek..

SOSYAL demokrat bir aileden gelen Hasan Karacan bu seçimlerde ilk kez MHP'ye oy atacak, "MHP aslında Alevilere uzak bir parti değil, burada şaşılacak bir durum yok" diyor. Karacan, Aleviler ile Kürtlerin yıllardır aynı kefeye konup, karıştırıldığını belirterek "Aleviler Türktür. MHP bozkır kültürünü ön plana çıkarıyor. Bu nedenle MHP Alevilerle aynı çizgidedir" ifadesini kullanıyor. Karacan 1970'li yıllarda yaşanan Alevi-Sünni çatışmasında her iki tarafın da yanlışlar yaptığını, 10 yıl önce MHP'ye oy atmanın aklının ucundan bile geçmeyeceğini söylüyor ama bugün Bahçeli'nin "milliyetçiliği kelle avcılığından ayırdığı" görüşünde. MHP lideri Bahçeli gerçekten partisini yeni bir rotaya soktu, merkez sağa doğru çekip, söylemini yumuşattı. Partinin kollarını Alevilere açtı. Alevilerin Türk ve Müslüman olduğunun altını çizdi. MHP'nin Türklükle Aleviliği bir potada eriten propagandası özellikle Batı Anadolu'da, Toroslar'da yaşayan Aleviler üzerinde etkili oldu. Bu söylem "Yıllarca siz Müslüman değilsiniz, Türk değilsiniz" laflarını işiten Alevi tabanında sempati uyandırdı. Bütün bu söylemlerin dışında hiç kuşkusuz MHP'nin Alevileri cezbeden reel politikaları var. MHP, Alevileri oldukça rahatsız eden RP-FP-AKP çizgisinin temsil ettiği "Sünni-muhafazakâr" çizgi karşısında 1999'dan beri keskin bir muhalefet sergiliyor.


Barış Erdoğan          5 Haziran 2007, Salı

Alevilikte Inanç - Seyyid Hakkı sayfamızı önerelim ve yönlendirelim. * YouTube, Alevilikte inanç-Seyyid Hakkı kanalımız: https://www.youtube.com/user/YediDeryaSohbeti62 * YouTube, Hakk Dergahı TV kanalımız: https://www.youtube.com/@hakkdergahitv8618 * Facebook, Hakk Dergahı muhabbet grubumuz: https://www.facebook.com/groups/244039227002241 * Fcebook, Hakk Dergahı Ilim Irşad sayfamız; https://www.facebook.com/profile.php?id=100057353323519 * WEB sayfamız, Alevilikte Inanç-Seyyid Hakkı; https://www.alevilikte-inanc.de/ * Facebook, Seyyid Hakkı özel sayfamız; https://www.facebook.com/SeyyidHakkiAL/ Aşk ile Canlar...